Bugün CnnTürk kanalı Hafta sonu programında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız Sayın Fatih Dönmez’i izleme şansım oldu. Özellikle sektörümüz ile ilgili bazı noktalar çok dikkatimi çekti ve bununla ilgili bir makale yazmak istedim. Elektrik Dağıtım bedeli nasıl düşürülür odak noktasından bakmak suretiyle gelecek odaklı bakmaya çalıştığım bir makale yazdım .Sonuç bölümünde yorumlarımı yaptım. Eğik yazı biçiminde olan satırlar, program videosunda bakanımızın söyledikleridir ve olabildiğince birebir eklemeye çalıştım.
Elektrik Faturalarındaki Kalemler
Elektrik faturalarımız ; Maliyet esaslı fiyatlamalar söz konusu .Faturalarda 3 kalem var biri enerji üretimi ,dağıtım bedeli( santralin kapısından tüketim noktalarına kadar şebekenin yapımı ve işletimi ile ilgili faaliyet kısmı birde vergi fonlar dediğimiz belli paylar var.Vergi fonlardan bağımsız olarak baktığımızda elektrik dağıtım bedeli %35 ini oluşturuyor.Vatandaşın kafasında şöyle bir algı oluşuyor veya oluşturulmaya çalışılıyor ;elektrik dağıtım bedeli (görevlinin) sayacı okudu faturayı oraya bıraktı bedelidir, bu değil. Enerjinin santralde üretildikten sonra, onu yüksek gerilim hatlarıyla dereleri, tepeleri, ovaları aşan enterkonnekte sistem ile şehirlerimize kadar getiriyoruz, burasına iletim diyoruz sonra dağıtım dediğimiz daha alçak gerilim orta gerilim seviyelerinde müşterilerimize kadar götürmüş oluyoruz. Elektrik iletim ve elektrik dağıtım hattı olarak, uzunluğu 1.420.000 km lik bir şebeke işletiliyor.
Enerji’nin İstihdam tarafı
1300 adet lisanslı ve 5000 lisanssız santral ile elektrik üretimi, kabaca 1300 santralde 60.000 kişi çalışırken, elektrik iletim dağıtım faaliyetlerinde çalışan personel (ağırlıklı olarak özel sektör elektrik dağıtım kısmı ) 120.000 yani neredeyse iki katı daha fazla personel çalışıyor. Birde üretim sabit bir yerde hidroelektrik santral olabilir rüzgar olabilir doğalgaz , kömür santrali olabiliyor çalışma koşulları diğerlerine göre daha uygun , dağıtım tarafında ise 42.000.000 (kırk iki milyon) abonemiz var atmosfere açık bazen yerin altından bazen yerin üstünden atmosferik koşullara tabi bir şebeke işletiyoruz.
Elektrik iletim dağıtım maliyetleri
Maliyetten bağımsız bir kıyaslama yapın desem herhalde elektrik dağıtım kısmı daha zor dersiniz, doğaldır ki işin zor olan kısmı daha fazla maliyetli demektir. Birde burada yapılan yatırımlarda çok önemli , hem iletim hem dağıtımda yatırım tutarımız yıllık ortalama 9.5 Milyar Lira , yine bu bedel içerisinde bir kısmı bu yatırım giderlerinden kaynaklanıyor. Peki Hiç mi işletme gideri yok ? personel çalıştırılıyor aracı gereci vs. var , birtakım hizmetler alıyor bunlar için de Türkiye Genelinde hem iletimde hem dağıtımda işletme giderlerimizin toplam tutarı da 17.5 Milyar Lira . ikisini koyduğunuzda aşağı yukarı 27 Milyar Liralık elektrik dağıtım ve iletim gideri oluşuyor. Bu dağıtılan elektrik miktarına bölünmek suretiyle bir birim fiyat çıkıyor. Faturalarda gördüğümüz kalem budur.Avrupa gibi gelişmiş ülkelere göre ,görece daha düşük bir maliyetimiz olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Enerji Verimliliği konusu
Konut bazlı baktığınızda klasik ampuller yerine tasarruflu ampullere geçilebilir,yeni ledli ampuller geliyor ordada %70-80 oranında tasarruf edebilen ampuller var. Enerjiyi çok tüketen soğutucular ve buzdolapları, çamaşır makinası kurutma makinası gibi bunlar daha yoğun elektrik tüketen cihazlar. Burada enerji verimli cihazlara yönelmeleri gerekiyor A+ A++ gibi .
Klima kullanımı konusunda cam açıkken kullanım enerji sarfiyatınızı arttıracaktır. Isıtma konusunda binalardaki yalıtımın oldukça önemli olduğu ve %40 a kadar tasarruf sağlanabilmekte olduğunu belirtildi.
Türkiye Doğalgaz tüketimi
2018 yılında Türkiye’de toplam 50 milyar metreküp bir önceki yıl 55 milyar metreküptü .Hava koşulları ve sanayinin talebi bu rakamları etkileyebilmekte. Elektrik tarafına gelince arz güvenliği konusunda 5-10 yıl önce bazı sıkıntılarımız olmakla beraber bugün iyi durumdayız. Diyebilirim ki bir miktar arz fazlamız var o da gelecekte ülkenin ekonomik büyümesine paralel olarak artacak elektrik talebini karşılamak açısından da bize büyük bir rahatlık veriyor.
Enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi
Nükleer enerji santrali inşasının Mersin Akkuyu’da devam ettiği , herhangi bir gecikme olmadığını ve 2023 yılında ilk reaktörün devreye girmiş olacak. Gelişmiş ülkelerde de tek kaynaklı bu işi yürütmek istemiyorlar, değişik sebepleri var ve haklılar. Yenilenebilir kaynaklarınız olacak ,yerli kaynaklarınız olacak ,termik santral ,doğalgaz buna ilaveten nükleer santraller.Bunlar güvenli uzun dönemli üretim yapabilen santraller. İlk yatırım dönemlerinden sonra 60 yıl ve ötesine işletme kabiliyeti olunan santrallerdir.
3. nükleer enerji santrali için Trakya bölgesi ağırlıklı bakıldığı, 25 civarında kriterin yerine getirilmesi gerekiyor. Trakya’nın enerji talebi diğer bölgelere göre daha fazla ve doğudan ürettiğimiz enerjiyi oraya taşımak için işletme ve yatırım açısından baktığınızda ciddi bir maliyete katlanmış oluyoruz. Aslında prensip çok basit enerjide: Tükettiğiniz yerde mümkünse üretin elektriğinizi. Bizde bu hedef doğrultusunda ağırlıklı oralarda çalışıyoruz.
Sosyal Enerji Yardımları
Düzenli sosyal yardım alan yaklaşık 2.5 milyon civarında hanemiz var, bunlara elektrik yardımları (75kwh ile 150kwh hane halkı sayısına göre ) bunun alyapı çalışmaları Enerji ve tabii kaynaklar bakanlığı ve Aile bakanlığımız tarafından yapılıyor, en kısa süre içerisinde bunun usul ve esasları da yayınlanmış olacak. Gelişmiş ülkelerde öteden beri böyle bir destek vardı Avrupa’nın birçok ülkesinde şimdi Türkiye’de de ekonomik büyümeye paralel olarak bu tip destekleri vermeye başlayacağız.
Sonuç
Faturalarımızdaki dağıtım bedellerinin oldukça yüksek olması , var olan elektrik iletim dağıtım sistemlere bakımın ve her yıl yeni yatırımlara ihtiyaç olması sebebiyle direkt olarak hızlı bir düşüş eğiliminde olması mümkün gözükmemektedir. Teknolojik gelişmelerin varolan elektrik sistemimize entegrasyonunun önemini ayrıca sade vatandaş olarak bizlerinde sadece üretici değil , hem üretici hem tüketici olacağımızı anlatmaya çalıştığım makalemi okuyabilirsiniz.
Bakanımızın bahsettiği gibi elektriği tükettiğiniz yerde üretmek gerçekten kilit öneme sahip. Bu noktada her evin çatısının bir enerji üretim tesisi olması enerji verimliliği hat kayıpları, taşıma ve bakım maliyetleri açısından bakıldığında çok büyük bir artı sağlayacaktır. Enerji iletim dağıtım hatlarımızın artık tek yönlü olmaktan bir an evvel çift yönlü olabilmesi, elektrikli araçların yaygınlaşması açısından da kritik öneme sahiptir. Bu konu beraberinde devasa kapasiteli enerji depolama sistemlerini ve evsel depolama sistemlerini getirecektir. Enerjinin depolanması enerji hatlarımızın daha stabil ve ihtiyaçlara karşılık verebilmesi anlamında güçlenmesini sağlayacaktır. Trafo merkezlerinde oluşan hatanın binlerce haneyi etkilemesi ,teknolojinin iletim dağıtım hatlarına entegre edilmesi ile çözülebilir. Toplu bir elektrik kesintisi yeni nesil akıllı şebekeler ve sanal şebekeler ile çok ciddi oranda azaltılabilir ve aşağıda bakanımızın belirttiği durum yakın gelecekte hiçbir zaman bir daha olmayabilir. Bahsettiğim sanal şebekeler, sanal güç istasyonları hali hazırda Avrupa projeler yürütülmekte pilot bölgelerde uylamalar ve testlerin yapılmaktadır.Bizlerde bu konuya ne kadar hızlı yoğunlaşırsak ülkemiz için o kadar faydalı olacaktır.
“Antalya’daki olumsuz hava şartlarından dolayı 260 adet trafomuzda enerji kesintisi vardı ve 80.000 konuta elektrik gitmiyordu. Ekiplerin yoğun çalışmalarıyla 130 mesken ‘e kadar indirdiler arızaları(Antalya için) , Isparta’da bazı yerleşim birimlerimizde kırsalda yaklaşık 20.000 mesken etkilenmişti. Şuan itibariyle rakamlar 2000 e düştü ekipler çalışıyor. “ Son olarak ; sosyal enerji yardımları paragrafında belirtilen 75-150kwh gibi bir enerjiyi 1kw kapasiteli küçük bir solar sistemi ile karşılamak kesinlikle mümkündür. Maddi yardım yerine fiziki şartları uygun haneler için güneş enerji sistemi yardım olarak verilse ne güzel olurdu çatı pazarı için ve devamında gelecek olan teknolojinin altyapısı hazırlamak için.